“ TEBESSÜM SADAKADIR”

Bu gece yatmadan evvel, parmağınıza bir kurdele bağlayın; sabah uyanır uyanmaz, gözünüzü açar açmaz, size “TEBESSÜM ETMENİZİ” hatırlatması için…
Ve hatırlamakla da kalmayıp; Lütfen tebessüm edin.
Niye mi?
Niye olacak; ne çözdünüz ki bu güne kadar, asılmış suratlarla?
Tebessüm edin;
Çünkü önünüzde, en azından “BIR IYILIK” yapabilecek bir gününüz var…
Tebessüm edin;
Çünkü önünüzdeki gün içinde, en azından “BIR BILGI” kazanabilme fırsatınız var…
Tebessüm edin;
Çünkü en azından “BIR İNSAN”ın sizin tebessüm ettiğinizi görmeye ihtiyacı var.
Varsın şaşırsın insanlar…
Varsın, birebirlerini dürtüklesinler ve
“A aa, adama bak, nasıl da tebessüm ediyor!” desinler…
Varsın, hiç de zamanı olmadığını düşünsün birileri…
Ama en az sizin kadar ihtiyacı var, birilerinin daha; “tebessüm eden bir surat” görmeye…
Anlıyor musun?
Evet, bu gece yatmadan evvel, parmağınıza bir ip veya kurdele bağlayın;
Sabah uyanır uyanmaz, gözünüzü açar açmaz, size “TEBESSÜM ETMENIZI” hatırlatması için…
Ve hatırlamakla da kalmayıp;
Günler ve geceler boyu, size en az bedele mal olan “sadaka”ları dağıtmaya devam edin…
Lütfen tebessüm edin.)
Küçük kız, hüzünlü bir yabancıya gülümsedi. Bu gülümseme adamın kendisini daha iyi hissetmesine sebep oldu.
Bu hava içinde yakın geçmişte kendisine yardım eden bir dosta teşekkür etmediğini hatırladı.
Hemen bir not yazdı, yolladı. Arkadaşı bu teşekkürden o kadar keyiflendi ki, her öğlen yemek yediği lokantada garson kıza yüklü bir bahşiş bıraktı. Garson kız ilk defa böyle bir bahşiş alıyordu. Aksam eve giderken, kazandığı paranın bir parçasını her zaman köşe basında oturan fakir adamın şapkasına bıraktı. Adam öyle ama öyle minnettar oldu ki. İki gündür boğazından aşağı lokma geçmemişti. Karnını ilk defa doyurduktan sonra, bir apartman bodrumundaki tek odasının yolunu ıslık çalarak tuttu. Öyle neşeliydi ki, bir saçak altında titresen köpek yavrusunu görünce, kucağına alıverdi.
Küçük köpek gecenin soğuğundan kurtulduğu için mutluydu. Sıcak odada sabaha kadar koşuşturdu. Gece yarısından sonra apartmanı dumanlar sardı. Bir yangın başlıyordu.
Dumanı koklayan köpek öyle bir havlamaya başladı ki, önce fakir adam uyandı, sonra bütün apartman halkı. Anneler, babalar dumandan boğulmak üzere olan yavrularını kucaklayıp, ölümden kurtardılar.
Bütün bunların hepsi, beş kuruşluk bile maliyeti olmayan bir TEBESSÜMÜN sonucuydu.

Not : Yukarıda yazdığım tebessüm ile ilgili yazı alıntı olup, yazarına teşekkür ederim.

Günaydınlar.. Hayırlı bir sabahınız, başarılı bir gününüz olsun..
 Güne tebessüm ederek başlayıp, tebessüm ederek bitiriniz. 
Zira “ TEBESSÜM SADAKADIR”  
Bu gece yatmadan evvel, parmağınıza bir kurdele bağlayın; sabah uyanır uyanmaz, gözünüzü açar açmaz, size "TEBESSÜM ETMENİZİ" hatırlatması için…
Ve hatırlamakla da kalmayıp; Lütfen tebessüm edin.
Niye mi?
Niye olacak; ne çözdünüz ki bu güne kadar, asılmış suratlarla?
Tebessüm edin;
Çünkü önünüzde, en azından "BIR IYILIK" yapabilecek bir gününüz var...
Tebessüm edin;
Çünkü önünüzdeki gün içinde, en azından "BIR BILGI" kazanabilme fırsatınız var...
Tebessüm edin;
Çünkü en azından "BIR İNSAN"ın sizin tebessüm ettiğinizi görmeye ihtiyacı var.
Varsın şaşırsın insanlar...
Varsın, birebirlerini dürtüklesinler ve
"A aa, adama bak, nasıl da tebessüm ediyor!" desinler...
Varsın, hiç de zamanı olmadığını düşünsün birileri...
Ama en az sizin kadar ihtiyacı var, birilerinin daha; "tebessüm eden bir surat" görmeye...
Anlıyor musun?
Evet, bu gece yatmadan evvel, parmağınıza bir ip veya kurdele bağlayın;
Sabah uyanır uyanmaz, gözünüzü açar açmaz, size "TEBESSÜM ETMENIZI" hatırlatması için...
Ve hatırlamakla da kalmayıp;
Günler ve geceler boyu, size en az bedele mal olan "sadaka”ları dağıtmaya devam edin...
Lütfen tebessüm edin.)
Küçük kız, hüzünlü bir yabancıya gülümsedi. Bu gülümseme adamın kendisini daha iyi hissetmesine sebep oldu.
 Bu hava içinde yakın geçmişte kendisine yardım eden bir dosta teşekkür etmediğini hatırladı.
Hemen bir not yazdı, yolladı.  Arkadaşı bu teşekkürden o kadar keyiflendi ki,  her öğlen yemek yediği lokantada garson kıza yüklü bir bahşiş bıraktı. Garson kız ilk defa böyle bir bahşiş alıyordu. Aksam eve giderken, kazandığı paranın bir parçasını her zaman köşe basında oturan fakir adamın şapkasına bıraktı. Adam öyle ama öyle minnettar oldu ki.  İki gündür boğazından aşağı lokma geçmemişti. Karnını ilk defa doyurduktan sonra, bir apartman bodrumundaki tek odasının yolunu ıslık çalarak tuttu.  Öyle neşeliydi ki, bir saçak altında titresen köpek yavrusunu görünce, kucağına alıverdi.
 Küçük köpek gecenin soğuğundan kurtulduğu için mutluydu.  Sıcak odada sabaha kadar koşuşturdu. Gece yarısından sonra apartmanı dumanlar sardı. Bir yangın başlıyordu.
Dumanı koklayan köpek öyle bir havlamaya başladı ki,  önce fakir adam uyandı, sonra bütün apartman halkı.  Anneler, babalar dumandan boğulmak üzere olan yavrularını kucaklayıp, ölümden kurtardılar. 
Bütün bunların hepsi,  beş kuruşluk bile maliyeti olmayan bir TEBESSÜMÜN sonucuydu.

Not : Yukarıda yazdığım tebessüm ile ilgili yazı alıntı olup, yazarına teşekkür ederim.