OH NE ALA! Herkes bir yol tutturmuş gidiyor. İnsan Kaynakları Lisans (4 yıl) hatta Yüksek Lisans (2 yıl), Profesör, Doçent vs. eğitim alan birilerine 56 saat eğitim ile PROFESYONEL İnsan Kaynakları Eğitimi diye bir pazar yarat ve sömürmeye devam et. Yapanlar kim, İnsan Kaynakları Uzmanları! Üniversite mezunu böyle bir eğitime gereksinim duyuyorsa, YÜKSEK ÖĞRETİMİ eleştir. Eğitime gereksinim, kişinin kendinden kaynaklanıyorsa, bu kadar eğitimin üzerine para karşılığıda olsa EMEK VERME!
Konulu eleştirime Linkedinde gelen bir yorumu paylaşmaya değer gördüm. Nilden Tutalar hanımın paylaşımıma yapmış olduğu yorum aşağıdadır.
-
Devlet üniversiteleri hocalarından “iyilerin hepsi” hepsi vakıf üniversitelerine geçmedi.
-
Vakıf üniversitelerindeki eğitim kalitesi sanıldığının aksine devlet üniversitelerininkinin 10 da 1i kadar iyi. Berbat!
-
Vakıf üniversitesine dünyanın en iyi anlatan hocasını dahi getirseniz bu paracı anlayış hoca ile söyle bir anlasma yapiyor “hocam bizim öğrenciler salak devlette zehir gibi çocuklara anlattığınız gibi anlatmayın!”
-
Problem devlet üniversitelerimizde kötü hocaların olmasi değil YÖK’ün hatalı politikaları ve liseden bozuk bir sistemle yetişip üniversiteye gelmiş beyinler
-
14 hafta bu yanlış sistem kurbanı gençlere hiçbir dersin iyi öğretilmesi için yeterli değil.
-
Liseye kadar öğretme sorumluluğu öğretmendedir. Üniversiteden itibaren öğrenme sorumluluğu öğrenciye geçer. Bizim çocuklar ezbere alıştığı için kendisi ders dışı hiçbir çalışma göstermeyip 14 hafta boyunca her şeyi hocadan bekliyor.
-
ODTÜ eğitim bilimleri ile çalışıyorum ODTÜ öğrencileri mesela bir hafta sonra işlenecek konuyu hoca demeden merakla çalışıp derse hazırlıklı geldikleri için o 14 haftada bir şeyleri kalıcı öğreniyorlar.
-
Devlet üniversiteleri ösym sistemi gereği daha zeki çocuklarla dolu.
-
Bu nedenlerden ötürü sektöre ihtiyaç duyulan bilgileri doğru düzgün öğrenmeden geliyorlar.
-
- bir sorun: yaratıcı olma. Hadi diyelim devlette eksik öğrendin; çalışma hayatında kendi kendine çabalayıp öğrenen öğrenci profiline de pek sahip değiliz.
-
Eksik olduğunu anlamak biraz zeka işidir. Birçok lisans mezunu kendine öyle güvenir ki bilgide eksik olduğunu dahi anlamaz.
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
Ekrem Öztürk tarafından yayımlandı
Kırşehir’in tek Çerkez beldesi olan AKÇAKENT'TE doğdum. İş yaşamına 1984 yılında Ankara’da GALKON A.Ş de Çelik Konstrüksiyon Teknisyeni olarak başladım. Daha sonra 1988 yılında Kırşehir’de bulunan ülkemizin tek yerli lastik (Uçak Lastiği dahil) fabrikası olan PETLAS A.Ş. ye, Makina Kontrol Teknisyeni olarak başladım. Teknik Ressam ve Kesin Hesap Uzmanı olarak çalıştıktan sonra Fabrikanın üretime başlaması ile AR-GE bölümünde AR-GE Teknisyeni olarak çalışmaya başladım.
Şirketin özelleştirilmesi nedeniyle yeniden yapılanma çalışmaları kapsamında İNSAN KAYNAKLARI sürecinde çalışmaya başladım. Şirketin Eğitim Departmanın oluşmasını sağladım. Eğitim Uzmanı olarak görev yaptıktan sonra İnsan Kaynakları Planlama ve Geliştirme sürecinin sorumluluğunu üstlendim.
İnsan Kaynaklarının yeniden yapılandırılmasında İnsan Kaynakları Genel, İşe Alım, Ücret Yönetimi, Kariyer Planlama, Performans Yönetimi, Eğitim, İletişim ve Tanıtım, Organizasyon Geliştirme, Endüstriyel İlişkiler, Taşeron Yönetimi gibi süreçlerin oluşturulmasını ve yönetilmesini sağladım.
Ayrıca, kurumsal EFQM Mükemmellik Modeli ve Süreç Yönetimi ekiplerinde yer aldım.
Aynı zamanda 1999 yılında Kırşehir 1. Amatör kümede yer alan PETLASSPOR Kulübünün Müdürlüğüne getirildim. Aynı yıl PETLAS SPOR 3. Futbol Lige yükseldi. 2 yıl Kulüp Müdürlüğü görevini yürüttüm.
2005 yılında Petlas A.Ş.den ayrılarak, dönemin Kırşehir Belediye Başkanının teklifi ile İnsan kaynakları ve Kültür danışmanı olarak çalışmaya başladım. Belediyede çeşitli görevlerde ve müdürlüklerde bulundum. Yerel Yönetimlerde Norm Kadro uygulaması ile Stratejik Planlama Süreçleri, Bireysel gelişim ve kurumsal değişim süreçlerinde danışmanlık hizmetleri verdim.
2005 yılının Mayıs ayında yapılan KIRŞEHİRSPOR kongresinde zamanın Valisi, Belediye Başkanı ve diğer idarecilerin teklifi ile Kırşehirspor başkanlığını kabul ettim.
2009 yılında, Kırşehir Kent Konseyinin kurulması ve tüm olumsuzluklara rağmen yaşaması için çaba gösterdim. 2012 yılına kadar, Kırşehir Kent Konseyi Genel Sekreterliği görevini yürüttüm. Kent Konseyi Genel Sekreteri olarak Kırşehir’de Kadın Meclisi, Gençlik Meclisi ve Engelliler Meclisinin kurulmasını sağladım. Kırşehir Kadın Emek Pazarı ve Aile Yaşam Merkezi gibi ilklerin oluşma sürecini yönettim.
Ulusal ve yerel boyutta çeşitli dergi ve gazetelerde yazılar yazdım. Yerel Radyo ve Televizyonlarında çeşitli toplumsal programlarının yapımı ve sunuculuğunu yaptım.
İşletme Fakültesi mezunu olmamın yanı sıra, AÖF Sağlık Kurumları İşletmeciliği bölümünü tamamladım. Aynı zamanda Orta Doğu Teknik Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezinde (ODTÜ-SEM), İnsan Kaynakları Uzmanlığı Programını tamamladım.
"Yerel yönetimlerde insan kaynakları modelinin oluşturulması" ve "Ahilik ve İnsan Kaynağının Yönetiminde Eğitim Süreci" konusunda bir çalışma yürüttüm.
2009 yılında Ahi Evran Üniversitesine Eğitim Şube Müdürü olarak geçiş yaptım ve 2012 yılında Kırşehir Kamu Hastaneleri Birliğine İdari Hizmetleri Başkanı olarak göreve başladım. Halen Kırşehir Ahi Evran Üniversitesinde Kalite Koordinatör Yardımcısı olarak görev yapmaktayım. Aynı zamanda YÖKAK'ta (Yüksek Öğretim Kalite Kurulu) Dış Değerlendirici olarak görev almaktayım.
İnsan Kaynakları Uzmanlığının yanı sıra Kalite Sistemleri ile Stratejik Planlama süreçlerinde çalışmalarında bulunmaktayım.
Tüm gönderileri Ekrem Öztürk ile görüntüle